“Adrese Teslim” Lokomotif İhalesi Yeniden Meclis Gündeminde

TCDD Taşımacılık A.Ş.’nin 40 adetlik lokomotif ihalesini iptal etmesinin ardından benzer içerikle açtığı 35 adet dizel-elektrikli anahat lokomotifi ihalesi, siyasi tartışmaların odağında. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, ihalenin iptali ve ardından açılan yeni ihaledeki tartışmalı maddeleri Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşıdı.

İlk ihale, kamuoyundan gelen "yerlilik şartı yok, adrese teslim" eleştirileri sonrası iptal edilmişti. Ancak Arslan, iptal gerekçesinin net açıklanmadığını ve yeni ihalenin de aynı tartışmalı maddeleri içerdiğini ifade etti.

YERLİ ÜRETİM VARKEN NEDEN DÖVİZ ÇIKIŞI?

İkinci kez TBMM’ye sunduğu soru önergesinde Arslan, TÜRASAŞ’ın Eskişehir’de E5000 tipi TSI sertifikalı elektrikli lokomotif üretimi yaptığını hatırlatarak şu soruyu yöneltti:
“Yerli üretim kabiliyetimiz bu kadar gelişmişken, bu ihalelerde neden yerli katkı şartı aranmaz?”

Arslan, geçmişte E68000 ve GE projelerinde %50'yi aşan yerlilik oranlarının sağlandığını vurgulayarak, “Bu ihaleye en az %50–55 yerli katkı şartı getirilseydi yüz milyonlarca avronun yurt içinde kalması mümkün olurdu” dedi.

TEKNİK ŞARTLAR YALNIZCA BİRKAÇ ÜRETİCİYE Mİ UYGUN?

İhalenin idari şartnamesinde yer alan “ayda en az 3 lokomotif üretim kapasitesi” ve “en az 1000 adet dizel motor üretmiş olma” gibi koşulların, sadece birkaç yabancı üreticiye avantaj sağladığını belirten Arslan, bu maddelerin teknik zorunluluk değil, yönlendirme içerdiğini savundu.

TBMM’DE YANIT BEKLEYEN SORULAR:

CHP’li Arslan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:

• 40 adetlik önceki ihalenin iptal gerekçesi ve iptal kararı tarihi nedir?

• Yeni ihalede neden yerli katkı şartı getirilmemiştir?

• “1000 adet dizel motor üretmiş olma” koşulu hangi teknik gerekçeye dayanmaktadır?

• İhalenin Türkiye ekonomisine olası döviz etkisi analiz edilmiş midir?

• TÜRASAŞ ile bu alım için herhangi bir iş birliği ya da değerlendirme yapılmış mıdır?

“MİLLİ SANAYİYE DARBE”

Arslan, ihalenin mevcut haliyle hayata geçirilmesinin, TÜRASAŞ gibi stratejik yerli üreticilere darbe niteliğinde olacağını söyleyerek, “İktidarın sürekli vurguladığı ‘yerli ve milli üretim’ söylemiyle bu ihale taban tabana çelişmektedir” dedi.

“İhalenin takipçisi olacağız” diyen Arslan, kamu kaynaklarının ve yerli sanayinin korunması adına sürecin gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti.

Ajans Expres Gazetesi