Ziraat Mühendisleri Odası’ndan Uyarı: “Tarım Alanları Tehlikede, Tarımdan Tasarruf Edilemez”

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez, tarımsal üretimin Türkiye’nin geleceği için stratejik önemde olduğunu belirterek, üretim alanlarının korunması gerektiğine dikkat çekti. Suiçmez, özellikle Eskişehir’de tarım alanlarının “vahşi madencilik” tehdidi altında olduğunu ve bu durumun hem çevreyi hem de gıda üretimini tehlikeye attığını ifade etti.

Suiçmez, Alpagut-Atalan ve Sarıcakaya bölgelerinde planlanan altın ve gümüş madeni projelerinin, Eskişehir’in mikroklima özelliği taşıyan verimli tarım alanlarını yok etme riski taşıdığını belirtti. “ÇED süreçleri geri çekilmesine rağmen projeler onaylandı. Bu kararlar yargıya taşınacaktır,” dedi.

Tarım alanlarının korunmasının Anayasa’nın açık hükümleriyle devletin görevi olduğunu hatırlatan Suiçmez, son çıkan 7554 sayılı yasa ile tarım, orman ve zeytinlik alanların enerji ve madencilik şirketlerine açılmasının, anayasal sorumlulukların ihlali anlamına geldiğini söyledi. “MAPEG’in yetkilendirilmesiyle süreç şirketlerin lehine kısaltılmış, kamusal denetim etkisizleştirilmiştir,” diyerek eleştiride bulundu.

Baki Remzi Suiçmez, Beylikova’daki nadir elementlerin gündeme gelmesini değerlendirirken, “Evet nadir elementler önemli, ama artık tarım ürünleri de nadir hale geldi,” diyerek dikkat çekti. Zirai don nedeniyle Eskişehir’de kiraz, elma, üzüm ve buğday üretiminde büyük zarar yaşandığını, meyvecilikte bakım ve sulama yapılmazsa ihracatın da tehlikeye gireceğini belirtti.

Tarım sigortası olmayan çiftçilere geç de olsa yapılan ödemeleri olumlu ancak yetersiz bulan Suiçmez, “Çiftçilerin yarısı ÇKS’ye kayıtlı değil. Banka borçları 1 trilyonu aştı, üretim yapacak güçleri kalmadı,” ifadelerini kullandı. Ayrıca, sulama sistemlerine geçiş için yapılması gereken yatırımların çiftçi tarafından karşılanamayacağını, Devlet Su İşleri’nin (DSİ) bütçesinin artırılması gerektiğini vurguladı.

Gıda fiyatlarındaki artışın sadece don veya kuraklık gibi olaylarla açıklanamayacağını belirten Suiçmez, “2023 Eylül ayında gıda enflasyonu yüzde 75’ti, o zaman don yoktu. Asıl neden üretim maliyetlerinin düşürülmemesi ve desteklerin yetersizliğidir,” dedi.

Artan et ve süt ithalatını da eleştiren Suiçmez, bunun sadece ekonomik değil aynı zamanda milli güvenlik sorunu haline geldiğini söyledi. “Üretemezsek, tüketemeyiz. İthalata bağımlı olmak çözüm değildir,” diyerek yerli üretimin önemine işaret etti.

2026 yılı için öngörülen 168 milyar TL’lik tarım destek bütçesinin yetersiz olduğunu ifade eden Suiçmez, Tarım Kanunu’na göre bu oranın GSMH’nin yüzde 1’inden az olamayacağını hatırlatarak desteklerin 775 milyar TL’ye çıkarılması gerektiğini söyledi.

Eskişehir özelinde kamusal denetimlerin artırılması, ziraat mühendislerinin atanması, DSİ yatırımlarının güçlendirilmesi ve Köy Hizmetleri benzeri bir yapının yeniden kurulması gerektiğini vurgulayan Suiçmez, “Ekonomide üretimi, çiftçiyi ve emeği koruyan politikalar uygulanmazsa tarımsal sorunlar büyüyerek devam edecek” dedi.

Ajans Expres Gazetesi