Eskişehir'deki Altın-Gümüş Madeni Projesine Tepki: “Sakarya Vadisi Yok Olmasın!”
Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu Teknik Komisyonu, Eti Bakır A.Ş.’nin Alpagut-Atalan Altın-Gümüş Madeni projesine karşı Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'ndaki ÇED sürecinde ciddi teknik ve hukuki usulsüzlükler olduğunu belirtti. Komisyon, 4 Temmuz’da yapılan 2. İDK toplantısında ÇED dosyasına yönelik detaylı itirazlarını sunarken, projenin çevresel, bilimsel ve halk sağlığı açısından büyük riskler taşıdığını vurguladı. Projenin onaylanmasına tepki gösteren komisyon, sürecin firmadan yana yürütüldüğünü savunarak hukuki mücadeleye devam edeceklerini duyurdu.

Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu Teknik Komisyonu, Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş. tarafından Eskişehir’in Tepebaşı Atalan ve Mihalgazi Alpagut mahallelerinde hayata geçirilmek istenen Alpagut-Atalan Altın Gümüş Madeni projesine yönelik ciddi itirazlarını sürdürdü.
Komisyon adına açıklamalarda bulunan Uygar Kurtcu, 4 Temmuz 2025 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nda gerçekleştirilen 2. İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısına katıldıklarını ve projeye dair kapsamlı teknik itirazlarını sunduklarını belirtti.
Kurtcu, ilk İDK toplantısında gelen eleştiriler sonucu ÇED sürecinin durdurularak dosyanın firmaya iade edildiğini hatırlatarak, firmanın yalnızca 1,5 ay içinde dosyayı revize ettiğini iddia ederek yeni toplantı talebinde bulunduğunu söyledi. Ancak, 3290 sayfalık ÇED dosyasının ciddi teknik eksiklikler içerdiğini ve bilimsel dayanaklardan uzak olduğunu dile getirdi.
Ana İtiraz Başlıkları Şöyle Sıralandı:
-
Projede Tutarsızlıklar ve Usulsüzlükler: Halkın katılım toplantısında sunulan proje ile son onaylanan proje arasında ciddi farklar olduğu, toplantıların tarihinin proje duyurusundan önceye denk geldiği ve ÇED yönetmeliğine aykırı olduğu belirtildi.
-
Tutanakların Gerçeğe Aykırı Olduğu: ÇED firmasının sunum yaptığı ve halkın sorularının yanıtlandığı yönündeki ifadelerin doğru olmadığı, tutanakların gerçeği yansıtmadığı ve bu konuda suç duyurusunda bulunulduğu ifade edildi.
-
Belediyenin Dışlanması: Proje alanında doğrudan etkisi olan Tepebaşı Belediyesi’nin komisyona dahil edilmemesi eleştirildi.
-
Uzman Raporlarının Tahrif Edilmesi: Önceki ÇED dosyasında yer alan ve ıslak imzalı olan bazı uzman raporlarının gerekçe gösterilmeden çıkarıldığı ve içeriklerinin değiştirildiği belirtildi.
-
Kopyala-Yapıştır ÇED Raporu: Raporun bilimsel nitelikten uzak, Çanakkale gibi başka bölgelerin verileriyle hazırlandığı, bölgeye özgü analizlerin yapılmadığı aktarıldı.
-
Su Kaynakları Gizleniyor: İlk raporda saniyede 295 litre olarak hesaplanan su ihtiyacının, hiçbir açıklama yapılmadan 22 litreye indirildiği ve bu ihtiyacın tek bir kuyudan karşılanacağı iddiasının gerçek dışı olduğu öne sürüldü.
-
Fay Hattı Silinmiş: MTA diri fay haritasında yer alan bir fayın firma tarafından bilimsel dayanak olmadan "fay değil" şeklinde sunularak rapordan çıkarıldığı ifade edildi.
-
İklimsel ve Topoğrafik Hatalar: Bölgenin özel mikroklima yapısına uygun modellemelerin yapılmadığı, hatalı meteorolojik veriler kullanıldığı belirtildi.
-
Bal Ormanı Yok Sayıldı: Tekeciler Mahallesi’ndeki Bal Ormanı ve bölgede yapılan arıcılık faaliyetlerinin raporda göz ardı edildiği ve izin alınmadan proje hazırlandığı aktarıldı.
-
Halk Sağlığı Yetersiz İncelendi: Madenin insan sağlığı üzerindeki potansiyel olumsuz etkilerine dair hiçbir analiz bulunmadığı, İl Sağlık Müdürlüğü’nün veri paylaşmadığı ve bunun KVKK gerekçesiyle haksız yere yapıldığı dile getirildi.
Kurtcu, “Bu proje sadece doğayı değil, insanı da yok sayıyor. Sakarya Havzası bir maden havzasına dönüşemez” diyerek sürecin başından beri tarafsız olması gereken Bakanlık yetkililerinin firma lehine kararlar aldığını savundu.
Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu, projeye karşı mücadelenin hukuki yollarla ve halkla birlikte sürdürüleceğini vurgulayarak, “Sakarya Vadisi yok olmasın” çağrısında bulundu.
Ajans Expres Gazetesi
Tepkiniz Nedir?






